My Motto

Be compassionate to the needy, Neither squander wealth nor hoard it. Never lose your sense of shame, if questions are asked of you, answer them frankly but do not ask too many yourself. Be manly and of good cheer. Never kill a foe who is begging for mercy and be ever loyal in love

Own your own way

Do Not Go Where The Path May Lead, Go Instead Where There Is No Path And LEAVE a TRAIL ....
By R. Waldo Emerson

Friday, March 15, 2013

Aşk Nedir?


Kainat var oldu olalı süregelmiştir aşk. Belki tüm sanat eserleri aşk üzerine var olmuştur. Nice şairler mısralarla anlatmıştır, nice ressamlar tuvallerinde fırça darbeleriyle anlatmak istemiştir ve nice müzisyenler melodilerinde haykırmak istemiştir aşkı. Peki nedir bu tüm kainatı yöneten üç harfli illet?
            Aşk kimine göre en acı, kimine göre en güzel hatta kimine göre en asil duygudur. Kimileri derki çaresi bulunamayan bir hastalıktır aşk. Bazıları da inkâr eder  ‘’yok öyle bir şey seversin kavuşamazsın adı aşk olur’’ derler. Tıpkı parmak izine benzer bence aşk her birimiz farklı yaşarız, farklı düşünürüz ve anlatırız o kelimeyi. Bana göre tıpkı rüzgâr gibidir aşk. Kimi zaman ılık eser içinizi huzur kaplar, kimi zaman sert eser benliğinizi sarsar, kimi zaman ise tıpkı Sahra çöllerinde eser gibi yakar içinizi. Rüzgârdır aşk; elle tutulmaz, gözle görülmez yalnızca hissedilir. Her mevsimde farklı esen bu rüzgâr çocukluğumuzda başka, gençliğimizde başka başkadır. Tarihte nice aşklar vardır adına destanlar yazılmış. Leylalar, Mecnunlar, Keremler, Aslılar... Hazan esmiştir onlara rüzgâr. Aşkın en acı vereni de sevip de kavuşamamak olsa gerek. Tabi bir de bu durumlar var; sevip de kavuşamamak, karşılıksız sevip-sevilmek, sevdiğine kavuşmak için beklemek. Her biri farklı hissettirir insanı, tüm düşünceleri anlarım, her şeyi kabullenirim ama niye inkâr ederler aşkı? Var işte görmüyor musunuz? Siz daha aşık olamamışsınız diye çöpe mi gidecek onca aşk şarkıları, şiirleri, destanları, resimleri? Eğer aşk yoksa neye ağlıyor bu insanlar? Niye aşığım dediği insana bir başka bakıyor ya da onu görünce neden gözleri parlıyor? İnkâr edilemez ilahi bir duygudur aşk. Âdem ile Havva’dan beri süregelir. Zaten onun ismi zikredilince kalbinizin sahibi sanki siz değilmişsiniz gibi kontrol edemiyorsanız, yanınızda ondan bahsedildiğinde yüzünüz sizden habersiz mis kokulu bir ekmek dilimi gibi kızarıyorsa utanıp çekiniyorsanız, her şarkı ona yazılmış, her şiirde anlatılan o, kokusu burnunuzdan sureti beyninizden kahkahası kulağınızdan çıkmıyorsa, özlemi çekilmez bir hal almış durumdaysa, onsuz saatlere dönen dakikalar onunla su gibi akıp geçiyorsa, içtiği suyu kıskanıyor ve bunu içinize atıyorsanız,kaybetme korkusu kavuşma sevincinden ağır basıyorsa geçmiş olsun. Çoktan birileri kalbinize yerleşmiş bile ama asla aştan korkmayın…
Aşktan değil, onun kaçmasından korkun ve doğruluğuna yanlışlığına bakmadan sonuna kadar savunun aşkınızı. Biliyor musunuz, hayat zaten düşünmek için çok kısa, bu kısa zaman dilimi içerisinde tadılması gereken yegâne duygu aşk. Bence ona haksızlık etmeyin. Aşkınıza size aşık olana sahip çıkın ve onu kaybetmemeye çalışın. ''SENİ SEVİYORUM demek için geç kalmayın. Sevgiyle kalın…
            


LinkWithin

Blog Widget by LinkWithin

Mevlana


...
Üzülme, dert etme can.
Görebiliyorsan, dokunabiliyorsan, nefes alabiliyorsan,
yürüyebiliyorsan ne mutlu sana.
Elinde olmayanları söyleme bana.
Elinde olanlardan bahset can.
Üzülme.
Geceler hep kimsesiz mi geçecek?
Gidenler dönmeyecek mi?
Yitirdiğin her ne ise; bir bakarsın yağmurlu bir gecede veya bir bahar sabahında karşına çıkmış.
Bil ki, güzellikler de var bu hayatta.
Gel Git’lerin olmadığı bir hayat düşünebilir misin?
Hüzün olgunlaştırır,
Kaybetmek sabrı öğretir.

My Dear ISTANBUL

My Dear ISTANBUL